7 Aralık 2019 Cumartesi

Karnaval

   İçimde bazen öyle hisler açığa çıkıyor ki. Bol baharatlı alengirli yiyecekler gibi bir şeyler... Hani hem tadına bakmaya çekinirsin ama hem de deli gibi merak edersin. Öyle bi uçlarda hayaller, söyleşiler, mizahlar planlar, ütopik şeyler işte...  Kafamın içinde bazen, çılgıncasına renklerle bezenen karnaval meydanına dönmüş manzaralar canlanıyor. 
   Eğer o anlardan birinde yanımda birileri varsa, ona ucundan bir manzara görüntüsü açayım diyorum.  Kafamın içindekilerden bir güzellik hani... Gel gör ki çoğu zaman büyük bir hayali silginin hışmına uğruyor o karnaval meydanı. Gülünüp geçilerek bazen, konu apar topar kapatılarak, ciddiyete davet telaşıyla bazen...Ama hep telaşla... O renkli baharatlı harika yiyecekler acımasızca çöpe gidiyor. Sonra araba vergilerinden konuşuluyor, kira getirilerinden, ev temizliğinden, siyasetin yanık tenine bile dokunuluyor. Ama asıl seyredilesi renkler ziyan oluyor. Yeryüzünde yalnız değilsem eğer... Ki hiç sanmam. 
Aman Allahım... Ne çok renk heba ediliyor her gün. Milyarlarca ton belki, vahşet... 
Güzel hafta sonları olsun dostlar... 
Renkleri ziyan etmeyin, seyreyleyin... 

13 yorum:

  1. Hep yukarılara ve olumsuzluklara baktığımız için gözümüzün önündeki sadelikleri ve güzellikleri göremiyoruz hakikaten. Çok güzel gözlemişsiniz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Abdullah beye katılıyorum TÜrkiyede yaşayanların çoğu pozitif bakamıyor hayata,hayatları kötü olduğundan değil kötüymüş gibi gösterildiğinden.
      Belki de bilinçli bir algı sistemi mevcut bilemiyorum ama şükredenlerin sayısı az.
      Sevgiler canım.

      Sil
    2. Haklisiniz Abdullah bey, daha güzel bakabilmek için daha fazla durağanlaşmalı belki de. Teşekkürler yorumunuz için.

      Sevgicim belki de bilinçli bir algı dediğin gibi. Ama fazla konfor da bu sığlığı tetiklemiyor değil doğrusu. Sevgiler benden de canım.

      Sil
  2. Çok güzel bir yazı elinize sağlık

    YanıtlaSil
  3. o renkleri anlık da olsa görüp o lezzete varmak bile çok güzel... ancak bu yaşama telaşında tüm yaşama o bakış açısını adapte etmek kendimiz için biraz çaba gerektirici, sürekli uyarılması gerek, yine de mümkün..İnsan koşturmaca içinde bir an durup göğe bakıp kuşlara, göğün rengine bi nefes alıp şükretse bu bile tm günü olumlu etkileyebilir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biliyor musunuz yorumlarınızı çok içten buluyorum. Hepsine de katılıyorum ,şükrün önemini bi anlasak ah... Bu arada isminizi öğrenmeyi çok isterim. Yazın bana olur mu. Sevgiler...

      Sil
  4. Maalesef hayatı kıyısından köşesinden yaşıyoruz. Pek çok şeyi ıskaladığımız çok doğru Bilge Hanım. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel yorum yine Fatih bey çok haklısınız. Ben teşekkür ederim.

      Sil
  5. Gel bize aç o pencereyi :) hevesle dinler, zevkle ortak olurum hayallere :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle yapıyorum elimden geldiğince ve yapmaya da devam edicem sanırım :) Çok teşekkürler:)

      Sil
  6. Geçen gün arkadaşımla küçükken dikkat ettiğimiz hayran kaldığımız ama şimdi hiç umursamadığımız şeyleri konuştuk. Bu konunun açılmasına Uçağın giderken oluşturduğu çizgiye bakarak başladik küçükken ne kadar çok sevdiğimizi gözden kaybolana kadar baktığımızı şimdiyse bazen anlık bazen de hiç bakmıyoruz ne tuhaf :( yazınız bana bu konuşmayı tekrar hatırlattı. (:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bak şimdi ben de hatırladım. O arkada kalan çizgi üzerine ne hayaller kurulur ne tezler ortaya atılır ne coşkular yaşardık biz de çocukken :) Bunun gibi şeyleri unutmamak lâzım. İmkân buldukça saçmalamak ve dünyanın soğuk yüzüne karşın sıcak vakitler oluşturmak... Sevgiler ve teşekkürler bu güzel yorum için canım :)

      Sil

Düşüncelerini yazabilirsin...